DOLAR 32,5038 0.08%
EURO 34,7826 -0.12%
ALTIN 2.496,260,50
BIST 9.693,461,77%
BITCOIN 20758650.92729%
Malatya
18°

KAPALI

04:08

SABAHA KALAN SÜRE

BTMM
BTMM
Maldia

Maldia

28 Mart 2024 Perşembe

Malatya’da seçimde 4 bin 844 güvenlik personeli görev alacak

Malatya’da seçimde 4 bin 844 güvenlik personeli görev alacak
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Malatya’da 31 Mart Mahalli İdareler Genel Seçimleri’nde 4 bin 844 polis ve jandarmanın vazife alacağı bildirildi. Malatya Valiliğinden yapılan açıklamada, Vali Ersin Yazıcı başkanlığında, ilçe kaymakamları ve kolluk amirlerinin katılımıyla seçim güvenliği ve koordinasyon toplantısı gerçekleştirildiği belirtildi. Açıklamada, şunlar kaydedildi: “31 Mart Pazar günü yapılacak olan Mahalli İdareler Seçiminin huzurlu ve güvenli bir ortamda gerçekleşmesi için seçim günü öncesi, sırası ve sonrasında 2 bin 785 emniyet ve 2 bin 59 jandarma personeli olmak üzere yekün 4 bin 844 emniyet personelimiz vazife alacaktır. İlimiz genelinde 542 bin 177 seçmen, 779 sandık alanında kurulacak 2007 sandıkta oylarını kullanacaktır. Demokrasi şöleni olan seçimlerde vatandaşlarımızın güvenli bir şekilde rey kullanabilmeleri için ilgili tüm kamu kurum ve kuruluşları koordineli bir şekilde görevlerini yerine getireceklerdir.” Anadolu Ajansı ve DHA tarafından geçilen tüm Malatya haberleri, bu bölümde Haberturk.com editörlerinin hiçbir editoryal müdahalesi olmadan otomatik olarak ajans kanallarından geldiği şekliyle yer almaktadır. Malatya Haberleri alanında yer meydan haberlerin hepsinin hukuki muhatabı haberi geçen ajanslardır.

Devamını Oku

Malatya Büyükşehir Belediyesi Başkanlığı Yarışında Bağımsız Aday Muzaffer TUNÇ

Malatya Büyükşehir Belediyesi Başkanlığı Yarışında Bağımsız Aday Muzaffer TUNÇ
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Malatya’nın geleceğine umut olmaya aday olan Bağımsız Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Muzaffer TUNÇ, şehrin gelişimine ve refahına katkı sağlamak için kararlı adımlar atıyor. 1964 yılında Malatya’da doğan TUNÇ, Mühendislik eğitimini başarıyla tamamladıktan sonra iş hayatına atılmış ve çeşitli sektörlerde deneyim kazanmış bir isimdir.

1964 yılında Malatya’da doğan Muzaffer TUNÇ, İlkokulu Pınarbaşı İlkokulu’nda, Ortaokulu Gündüz Bey Ortaokulu’nda, Liseyi Malatya Fatih Lisesi’nde, Üniversiteyi Malatya İnönü Üniversitesi’nde okuduktan sonra gazetecilik mesleğine 1987 yılında Malatya’nın Sesi Dergisi’ni kurarak başlamıştır.

1987 yılında Malatya’nın Sesi Dergisini, 1988’de de Şafak Gazetesi’ni kurarak İstanbul başta olmak üzere bütün Türkiye’de Malatyalıların sesi olma gayreti gösteren, sürekli Malatya’ya giderek şehrin ve halkın nabzını tutan TUNÇ, geçtiğimiz yıl asrın felaketinde büyük yara alan Malatya’nın yeniden ayağa kaldırılması için bu göreve talip olduğunu yaptığı tüm ziyaretlerde dile getirmektedir.

 

Muzaffer TUNÇ Tarafından Kurulan Bazı Yapılanmalar:

  1. Malatya’nın Sesi Dergisi – 1987 (Kurucu Yönetim Kurulu Başkanı)
  2. Şafak Gazetesi – 1988 (Kurucu Yönetim Kurulu Başkanı)
  3. MASTÖP Malatya Sivil Toplum Örgütleri Birliği – 2005 (Kurucu Yönetim Kurulu Üyesi)
  4. İstanbul RADYO 44 – 1997 (Kurucu Yönetim Kurulu Başkanı)
  5. Dünya Basın Mensupları Derneği – 2012 (Genel Başkan)
  6. Malatya Platformu – 2013 (Genel Başkan)
  7. İstanbul Malatyalılar Derneği – 2021 (Genel Başkan)
  8. Türkiye İş Konseyi – 2021 (Genel Başkan)
  9. Türkiye Mucitler Platformu – 2023 (Kurucu Genel Başkan)
  10. Malatya Kalkınma Platformu – 2023 (Kurucu Genel Başkan)

 

Aylardır Malatya’daki tüm sivil toplum kuruluşlarıyla görüşmeler yapan ve sokakta halkın sorunlarını dinleyen Muzaffer TUNÇ, “Malatya alt yapısı ve üst yapısıyla tamamen yenilenmek zorunda, Malatya’mızın siyasi çekişmelere kurban edilecek zamanı yok. Büyük depremin ardından geçen süreye rağmen şehir merkezinde hala kaldırılmayan enkazların bulunduğuna dikkat çeken TUNÇ, “Malatya’nın yaralarını sarma vakti, bunun için kaynakların doğru kullanılması, planlamanın iyi yapılması ve projelerin geleceğe dönük olması gerekir. Günü kurtaran çözümler Malatya’nın sorunlarını çözmediği gibi göstermelik projeler de kaynakların boşa sarf edilmesine neden oluyor” diye konuştu.

Malatya için kısa, orta ve uzun vadeli projeleri hazırladıklarını ve bunu hayata geçirmek için konusunda uzman olan iyi bir ekip kurduklarını kaydeden TUNÇ, “A partisi, B partisi, C partisi diye kutuplaşmak, ‘benden’, ‘senden’ diye insanları ayırmak, hizmeti buna göre belirlemek Malatya’ya yapılabilecek en büyük kötülüktür. Doğup büyüdüğümüz bu topraklara hiç birimizin böyle bir haksızlık yapmaya hakkı yoktur ve Malatya siyaset üstü bir yerdir, Malatya’nın çözüm bekleyen sorunları iktidar kavgası vermekten daha önemlidir. Siyasi kutuplaşmadan uzak, ortak akılla Malatyalılar ile birlikte karar alarak ‘önce yaşam güvenliği’ sloganıyla hareket edeceğiz. Malatya bizim, biz Malatya’yız”, Hedefimiz Malatya’nın potansiyelini en iyi şekilde değerlendirmek ve şehri daha yaşanabilir bir hale getirmek olmalıdır. Tüm hemşerilerimizin güvenini kazanmak ve desteklerini alarak Malatya’yı daha ileriye taşımak için çalışmalarını kararlılıkla sürdürmekteyiz ve bu çalışmalarımız başkan olarak seçilmesek dahi Malatya’mız için her zaman devam edecektir dedi.

Bağımsız Malatya Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Muzaffer TUNÇ, Malatya’nın her kesiminden vatandaşın ihtiyaç ve beklentilerini dikkate alarak projelerini şekillendirmektedir. Şehrin sosyal, ekonomik ve kültürel alanlarda kalkınmasını destekleyecek adımlar atan TUNÇ, şeffaf ve katılımcı bir yönetim anlayışıyla Malatya’yı daha ileriye taşımak için Sivil Toplum Kuruluşları ile el ele yıllardır Malatya sevdalısı olarak memleketine hizmet etmektedir.

Muzaffer TUNÇ’un Malatya için planladığı bazı projeler ve hedefler şunlardır:

Altyapı ve Ulaşım Projeleri:

Malatya’nın altyapısını güçlendirmek ve ulaşım sorunlarını çözmek amacıyla kapsamlı projeler hayata geçirilecektir. Yolların genişletilmesi, yeni ulaşım hatlarının oluşturulması ve trafik sorunlarına kalıcı çözümler getirilmesi, su ve kanalizasyon sistemlerinin modernizasyonu, elektrik ve doğal gaz altyapısının genişletilmesi ve şehir içi ulaşımın kolaylaştırılması için altyapı yatırımları yapılması planlanmaktadır.

Eğitim ve Gençlik Projeleri:

Genç nüfusunun eğitim ve istihdam olanaklarına erişimini artırmak için eğitim projeleri geliştirilecektir. Okulların modernizasyonu, eğitim kalitesinin yükseltilmesi ve gençlerin sosyal aktivitelere katılımını teşvik eden programlar düzenlenmeyerek, Okul öncesi eğitimin desteklenmesi, gençlerin istihdam edilebilirliklerinin artırılması ve spor alanlarının genişletilmesi planlanmaktadır.

Çevre Dostu Projeler:

Doğal kaynakların korunması ve çevre bilincinin artırılması amacıyla çevre dostu projeler hayata geçirilecektir. Yeşil alanların artırılması, atık yönetimi sistemlerinin geliştirilmesi ve sürdürülebilir enerji kaynaklarının kullanımı teşvik edilecektir.

Malatya’nın çevresel sürdürülebilirliğini sağlamak ve doğal kaynakları korumak için çevre dostu projeler hayata geçirilecektir. Yeşil alanların artırılması, atık yönetimi sistemlerinin güçlendirilmesi ve çevre bilincinin oluşturulması için çalışmalar yapılacaktır.

Kültür ve Sanat Projeleri:

Malatya’nın zengin kültürel mirasını korumak ve geliştirmek için kültür ve sanat projeleri hayata geçirilecektir. Etnografik müzelerin açılması, geleneksel sanatların desteklenmesi ve kültürel etkinliklerin düzenlenmesi şehrin kültürel kimliğini güçlendirecektir.

Malatya’nın kültürel ve sanatsal potansiyelini desteklemek ve şehrin kültür hayatını zenginleştirmek için kültür ve sanat projeleri hayata geçirilecektir. Sanat etkinliklerinin artırılması, kültürel festivallerin düzenlenmesi ve sanat atölyelerinin açılması planlanmaktadır.

Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Projeleri:

Dezavantajlı grupların desteklenmesi ve sosyal yardımlaşma ağlarının güçlendirilmesi amacıyla sosyal projeler hayata geçirilecektir. İhtiyaç sahibi vatandaşların desteklenmesi, sosyal yardım programlarının genişletilmesi ve toplumsal dayanışmanın artırılması hedeflenmektedir.

Malatya’da dezavantajlı grupların desteklenmesi, sosyal yardımların etkin bir şekilde dağıtılması ve sosyal dayanışmanın güçlendirilmesi için sosyal yardım ve dayanışma projeleri hayata geçirilecektir. İhtiyaç sahibi ailelere destek programları, yaşlıların bakım hizmetleri ve engellilere yönelik projeler planlanmaktadır.

Sağlık ve Hizmet Projeleri:

Malatya’nın sağlık altyapısını güçlendirmek ve vatandaşların daha kaliteli sağlık hizmetlerine erişimini sağlamak için sağlık projeleri geliştirilecektir. Sağlık merkezlerinin modernizasyonu, sağlık personelinin eğitimi ve sağlık hizmetlerinin yaygınlaştırılması planlanmaktadır.

Malatya’da sağlık hizmetlerinin kalitesini yükseltmek ve sağlık altyapısını güçlendirmek amacıyla sağlık projeleri geliştirilecektir. Sağlık merkezlerinin modernizasyonu, sağlık personelinin eğitimi ve sağlık hizmetlerine erişimin kolaylaştırılması için çalışmalar yapılacaktır.

İstihdam ve Ekonomik Kalkınma Projeleri:

Malatya’nın ekonomik potansiyelini artırmak ve istihdam olanaklarını genişletmek amacıyla ekonomik kalkınma projeleri hayata geçirilecektir. Yerel işletmelerin desteklenmesi, girişimcilik faaliyetlerinin teşvik edilmesi ve yeni istihdam alanlarının oluşturulması için çalışmalar yapılacaktır.

Tarım ve Tarımsal Kalkınma Projeleri:

Malatya’nın tarımsal üretimini desteklemek ve tarım sektörünü geliştirmek için tarım projeleri hayata geçirilecektir. Tarım arazilerinin verimliliğinin artırılması, organik tarımın teşvik edilmesi ve çiftçilere yönelik destek programlarının uygulanması planlanmaktadır.

Turizm ve Tanıtım Projeleri:

Malatya’nın turizm potansiyelini artırmak ve şehri daha fazla ziyaretçiye açmak için turizm ve tanıtım projeleri hayata geçirilecektir. Tarihi ve kültürel mekanların restore edilmesi, turistik rotaların oluşturulması ve tanıtım faaliyetlerinin artırılması hedeflenmektedir.

Devamını Oku

Prof. Dr. Hakan Kara: Merkez faizi artıracak olsa 20 milyar dolar yakar mıydı?

Prof. Dr. Hakan Kara: Merkez faizi artıracak olsa 20 milyar dolar yakar mıydı?
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Merkez Bankası eski Başekonomisti Prof. Dr. Hakan Kara, bugün açıklanacak faiz kararı öncesi yaptığı değerlendirmede “Faiz artırılacak olsa 20 milyar dolar yakılır mıydı?” dedi.Merkez Bankası’nın faiz kararını açıklamasına saatler kala Bilkent Üniversitesi öğretim üyesi ve Merkez Bankası eski Başekonomisti Hakan Kara’dan yeni bir değerlendirme geldi.Kendisine sürekli, “Faiz artacak mı?” şeklinde soru geldiğini ifade eden Kara, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, “TCMB faiz artırır mı diye çok soruluyor. Eğer artırabiliyor olsaydı, son dört haftada kredi ve kur piyasasında bütün tuşlara basıp 20 milyar doları yakar mıydı?” dedi.Kaynak: Hakan Kara – XKara bir başka paylaşımında ise durum tespiti yaparak, önerilerini şöyle sıraladı:“Buradan nasıl çıkılır? Durum tespiti ve çözüm önerisiGeçen seçimlerden bu yana, bir önceki dönemin hasarını azaltma konusunda ekonomide doğru yönde bazı adımlar atıldı. Yine de faizleri olması gereken yere çekmek için geç kalınması, para-maliye politikası koordinasyonunda seçim kaynaklı aksamalar ve eski hastalığımız olan seçim öncesi faiz artır(a)mama gibi nedenlerle süreç olması gerektiğinden daha maliyetli ilerliyor. Şu anda enflasyonu ve döviz talebini zapt etmek için gereken faiz epey yukarı çıktı.Gelinen noktada faizlerin daha yükseğe gitmesi gerekiyor ancak çok yükseltilirse kredi kartları ve KOBİ vb tarafında çıkabilecek sıkıntılarla finansal sistem kötü bir sarmala girebilir. Bu da hareket alanını daraltıyor. Ekonomide büyük bir maliyet yaşamadan buradan çıkmak oldukça zorlaşıyor.Zor ama imkânsız değil. İlk planda şunlar yapılabilirse önemli bir rahatlama sağlanır ve zaman kazanılır:Öncelikle TCMB kanunu değiştirilerek üst düzey yöneticilerin görev süresi güvence altına alınmalı. 3-4 yıllık gerçekçi enflasyon hedefleri belirlenmeli. İlk fırsatta faiz artırılıp kur kademeli olarak serbest bırakılmalı. TCMB elinin titremediğini göstermeli ve ne gerekiyorsa yapılacağını ifade etmeli.Eş zamanlı olarak, verimsiz kamu harcamalarında kesintiler ve (dolaysız) vergi ayarlamaları yapılmalı. Dolaylı vergilere artık pek dokunulmamalı. Vergi harcamaları, teşvik ve destekler kapsamlı olarak gözden geçirilmeli ve sadeleştirilmeli. Yönetilen fiyat ayarlamalarında öngörülebilirliği artıracak ve geçmişe endekslemeyi azaltacak düzenlemeler yapılmalı.Kredi ve kur piyasasındaki artık kimsenin takip edemediği karmaşık düzenlemeler kademeli olarak geri çekilmeli. Seçici kredi uygulamaları TCMB ve ticari bankalar üzerinden değil bütçe ile ilişkilendirilerek KGF ve kalkınma bankaları üzerinden yapılmalı.Bunlar yapılırsa kur önce biraz artar sonra makul bir dengeyi bulur. Faizlerin çok yükselmesi gerekmez. Gereksiz karmaşık işlerden ve KKM’den çıkılabilir. Kredi piyasası rahatlar. Rezervler birikir. Enflasyon beklentileri ve dövize hücum kontrol altına alınır. Kur ve altın piyasasını bastırmaya gerek kalmaz. Risk primindeki düşüşle giren uzun vadeli sermaye büyümedeki durgunluğun boyutunu sınırlar. Daha da önemlisi, her gün kur-faiz konuşmaktan çıkıp enerjimizi daha anlamlı konulara verebiliriz.”İLGİLİ HABERTürkiye’nin risk primi son 3,5 ayın zirvesine çıktıTürkiye’nin 5 yıllık risk primi (CDS) 341 baz puanla aralık ayının başından bu yana en yüksek seviyeye yükseldi.

Devamını Oku

Yeni yapılan araştırma korkutuyor: Plastiğe maruz kalıyorlar

Yeni yapılan araştırma korkutuyor: Plastiğe maruz kalıyorlar
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Dağlık Karabağ’da 27 Eylül tarihinde başlayan savaş 44 günde Ermenistan’ın tarihi mağlubiyetiyle sona ermiş, yenilginin ardından Erivan’da başlayan protestolar Başbakan Paşinyan’a istifa çağrılarıyla günlerce devam etmişti.

Azerbaycan 27 yıl sonra işgalden kurtulan Ağdam’a girmiş ancak şehirdeki acı tablo, gün ışığıyla birlikte ortaya çıkmıştı. Neredeyse tek bir sağlam bina kalmayan şehrin harabe görüntüsü yürek burktu.

Rusya heyeti Azerbaycan ve Ermenistan’da önemli görüşmeler gerçekleştirirken Paşinyan’a tüm umutlarını başladığı Rusya’dan yine kötü haber geldi.

“Dağlık Karabağ Azerbaycan’ın Ayrılmaz Bir Parçası”

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Dağlık Karabağ’ın Azerbaycan topraklarının ayrılmaz bir parçası olduğunu ifade etti.

Rossiya 1’e konuşan Putin, Dağlık Karabağ’ın aidiyeti ile ilgili değerlendirmesinde bölgenin Azerbaycan topraklarının ayrılmaz bir parçası olduğunu söyledi.

Putin, “Ermenistan, Dağlık Karabağ’ın bağımsızlığını ve egemenliğini tanımadı. Bu, uluslararası hukuk açısından hem Dağlık Karabağ’ın hem de ona komşu tüm bölgelerin Azerbaycan Cumhuriyeti topraklarının ayrılmaz bir parçası olduğu anlamına geliyordu” diye konuştu.

Ermenistan Yalnız Hissetmesin Diye Herşeyi Yaptık

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ve Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan 10 Kasım itibariyle Dağlık Karabağ’da 27 Eylül’den beri devam eden çatışmaların durması için bir anlaşma imzalamıştı.

İmzalanan ortak bildiriye göre Azerbaycan ve Ermenistan güçleri anlaşmanın imzalandığı anda bulundukları noktalarda kaldı. Böylece çatışmalar esnasında ele geçirdiği yerleşim yerleri Azerbaycan’ın denetimine geçmiş oldu.

Bu bir alıntı metin örneğidir.

Dağlık Karabağ’da Azerbaycan ile Ermenistan arasında çatışmaları sonlandıran anlaşmanın ardından bölgedeki durum ile ilgili temaslarda bulunmak üzere Rus hükümet üyelerinden oluşan heyet Azerbaycan’ın başkenti Bakü’ye gitmiş, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov’dur.

Başbakan Yardımcıları Aleksandr Novak ve Aleksey Overçuk oluşan heyet Azerbaycan, Ermenistan ve Rusya’nın imzaladığı üçlü bildirinin bölgede sağlam ve uzun süreli barışın sağlanması açısından önemli adım olduğunu açıklamıştı.

  • Rusya Devlet Başkanı Putin’in, “‘Dağlık Karabağ sorunu’ ifadesini bir daha duymamayı umuyorum” şeklindeki açıklamasına katıldığını bildiren Aliyev, “Ben de bu sözleri duymayacağımı umuyorum.
  • Umarım Dağlık Karabağ bahsi geçtiğinde, sadece kalkınmadan, savaşın sonuçlarının ortadan kaldırılmasından ve bir zamanlar birbirine düşman olan ülkelerin uzlaşmasıyla ilgili haberler duyacağız.” dedi.
  • Lavrov, üç ülkenin imza attığı bildirinin, bazı güçler tarafından kan dökülmesinin sonu, barışçıl yaşama geçiş, insani sorunların çözümü olarak değil, jeopolitik oyunların prizmasıyla yorumlanmaya çalışıldığını, bunun da çağdaş değerlerle bağdaşmadığını kaydetti.

Aliyev’in bölgedeki uzlaşma konusunu her zaman vurgulamasına özel önem verdiklerini bildiren Lavrov, bölgede yapılacak tüm çalışmaların yabancı çıkarlar için değil bölge insanlarına yönelik olduğundan emin olduğunu ifade etti.

Öte yandan Dağlık Karabağ’da çatışmaları sona erdiren anlaşma gereği Azerbaycan’a ait topraklarda bulunan Ermeni siviller ve askerler, bölgeden ayrılmaya devam ediyor.

Burası yukarıda ki görselin altyazı örneğidir.

Yenilginin ardından başkent Erivan’da istifa etmesi için günlerce protestolar yapılan Başbakan Paşinyan ise uzun süre sonra cepheye savaşmaya giden eşiyle birlikte bir cenaze töreninde görüntülendi.

  1. İstifa çağrılarına direnen Başbakan Nikol Paşinyan, dünyada hiçbir ülkenin tanımadığı Dağlık Karabağ’ın yöneticisi Arayik Harutyunyan’la görüştü.
  2. İkilinin buluşmasına dair yapılan açıklamada çatışmalar sırasında kaçanların geri dönmesi ve normal yaşamın başlaması masaya yatırıldı.
  3. Şimdiye kadar 25 bin Ermeninin Dağlık Karabağ’a geri döndüğü bilgisini veren Harutyunyan, savaşta ölen askerlerin ailelerine 600 dolar yardım verileceğini söyledi. 10 Kasım anlaşmasıyla statüsü tamamen belirsiz kalan Dağlık Karabağ Ermenistan tarafından bile tanınmıyor.
  4. Azerbaycan ve Ermenistan arasındaki çatışmalar devam ederken Ermenistan’a verdiği desteği açıkça ifade eden Fransa Cumhurbaşkanı Macron ise hafta sonunda dikkat çeken bir ziyaret gerçekleştirdi.
Burası yukarıda ki videonun altyazı örneğidir.

Öte yandan Dağlık Karabağ’da çatışmaları sona erdiren anlaşma gereği Azerbaycan’a ait topraklarda bulunan Ermeni siviller ve askerler, bölgeden ayrılmaya devam ediyor.

Yenilginin ardından başkent Erivan’da istifa etmesi için günlerce protestolar yapılan Başbakan Paşinyan ise uzun süre sonra cepheye savaşmaya giden eşiyle birlikte bir cenaze töreninde görüntülendi.

Devamını Oku

Dorukhan paylaştı! Derbi öncesi Beşiktaş’a müjde.

Dorukhan paylaştı! Derbi öncesi Beşiktaş’a müjde.
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Dağlık Karabağ’da 27 Eylül tarihinde başlayan savaş 44 günde Ermenistan’ın tarihi mağlubiyetiyle sona ermiş, yenilginin ardından Erivan’da başlayan protestolar Başbakan Paşinyan’a istifa çağrılarıyla günlerce devam etmişti.

Azerbaycan 27 yıl sonra işgalden kurtulan Ağdam’a girmiş ancak şehirdeki acı tablo, gün ışığıyla birlikte ortaya çıkmıştı. Neredeyse tek bir sağlam bina kalmayan şehrin harabe görüntüsü yürek burktu.

Rusya heyeti Azerbaycan ve Ermenistan’da önemli görüşmeler gerçekleştirirken Paşinyan’a tüm umutlarını başladığı Rusya’dan yine kötü haber geldi.

“Dağlık Karabağ Azerbaycan’ın Ayrılmaz Bir Parçası”

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Dağlık Karabağ’ın Azerbaycan topraklarının ayrılmaz bir parçası olduğunu ifade etti.

Rossiya 1’e konuşan Putin, Dağlık Karabağ’ın aidiyeti ile ilgili değerlendirmesinde bölgenin Azerbaycan topraklarının ayrılmaz bir parçası olduğunu söyledi.

Putin, “Ermenistan, Dağlık Karabağ’ın bağımsızlığını ve egemenliğini tanımadı. Bu, uluslararası hukuk açısından hem Dağlık Karabağ’ın hem de ona komşu tüm bölgelerin Azerbaycan Cumhuriyeti topraklarının ayrılmaz bir parçası olduğu anlamına geliyordu” diye konuştu.

Ermenistan Yalnız Hissetmesin Diye Herşeyi Yaptık

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ve Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan 10 Kasım itibariyle Dağlık Karabağ’da 27 Eylül’den beri devam eden çatışmaların durması için bir anlaşma imzalamıştı.

İmzalanan ortak bildiriye göre Azerbaycan ve Ermenistan güçleri anlaşmanın imzalandığı anda bulundukları noktalarda kaldı. Böylece çatışmalar esnasında ele geçirdiği yerleşim yerleri Azerbaycan’ın denetimine geçmiş oldu.

Bu bir alıntı metin örneğidir.

Dağlık Karabağ’da Azerbaycan ile Ermenistan arasında çatışmaları sonlandıran anlaşmanın ardından bölgedeki durum ile ilgili temaslarda bulunmak üzere Rus hükümet üyelerinden oluşan heyet Azerbaycan’ın başkenti Bakü’ye gitmiş, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov’dur.

Başbakan Yardımcıları Aleksandr Novak ve Aleksey Overçuk oluşan heyet Azerbaycan, Ermenistan ve Rusya’nın imzaladığı üçlü bildirinin bölgede sağlam ve uzun süreli barışın sağlanması açısından önemli adım olduğunu açıklamıştı.

  • Rusya Devlet Başkanı Putin’in, “‘Dağlık Karabağ sorunu’ ifadesini bir daha duymamayı umuyorum” şeklindeki açıklamasına katıldığını bildiren Aliyev, “Ben de bu sözleri duymayacağımı umuyorum.
  • Umarım Dağlık Karabağ bahsi geçtiğinde, sadece kalkınmadan, savaşın sonuçlarının ortadan kaldırılmasından ve bir zamanlar birbirine düşman olan ülkelerin uzlaşmasıyla ilgili haberler duyacağız.” dedi.
  • Lavrov, üç ülkenin imza attığı bildirinin, bazı güçler tarafından kan dökülmesinin sonu, barışçıl yaşama geçiş, insani sorunların çözümü olarak değil, jeopolitik oyunların prizmasıyla yorumlanmaya çalışıldığını, bunun da çağdaş değerlerle bağdaşmadığını kaydetti.

Aliyev’in bölgedeki uzlaşma konusunu her zaman vurgulamasına özel önem verdiklerini bildiren Lavrov, bölgede yapılacak tüm çalışmaların yabancı çıkarlar için değil bölge insanlarına yönelik olduğundan emin olduğunu ifade etti.

Öte yandan Dağlık Karabağ’da çatışmaları sona erdiren anlaşma gereği Azerbaycan’a ait topraklarda bulunan Ermeni siviller ve askerler, bölgeden ayrılmaya devam ediyor.

Burası yukarıda ki görselin altyazı örneğidir.

Yenilginin ardından başkent Erivan’da istifa etmesi için günlerce protestolar yapılan Başbakan Paşinyan ise uzun süre sonra cepheye savaşmaya giden eşiyle birlikte bir cenaze töreninde görüntülendi.

  1. İstifa çağrılarına direnen Başbakan Nikol Paşinyan, dünyada hiçbir ülkenin tanımadığı Dağlık Karabağ’ın yöneticisi Arayik Harutyunyan’la görüştü.
  2. İkilinin buluşmasına dair yapılan açıklamada çatışmalar sırasında kaçanların geri dönmesi ve normal yaşamın başlaması masaya yatırıldı.
  3. Şimdiye kadar 25 bin Ermeninin Dağlık Karabağ’a geri döndüğü bilgisini veren Harutyunyan, savaşta ölen askerlerin ailelerine 600 dolar yardım verileceğini söyledi. 10 Kasım anlaşmasıyla statüsü tamamen belirsiz kalan Dağlık Karabağ Ermenistan tarafından bile tanınmıyor.
  4. Azerbaycan ve Ermenistan arasındaki çatışmalar devam ederken Ermenistan’a verdiği desteği açıkça ifade eden Fransa Cumhurbaşkanı Macron ise hafta sonunda dikkat çeken bir ziyaret gerçekleştirdi.
Burası yukarıda ki videonun altyazı örneğidir.

Öte yandan Dağlık Karabağ’da çatışmaları sona erdiren anlaşma gereği Azerbaycan’a ait topraklarda bulunan Ermeni siviller ve askerler, bölgeden ayrılmaya devam ediyor.

Yenilginin ardından başkent Erivan’da istifa etmesi için günlerce protestolar yapılan Başbakan Paşinyan ise uzun süre sonra cepheye savaşmaya giden eşiyle birlikte bir cenaze töreninde görüntülendi.

Devamını Oku